Hoş geldin

Hoş geldin

Hoş geldin gönül dünyama…

 

Ne kadarda uzun bir yolculuktu buralara kadar gelebilmem konusu. Ve halen de tam olarak istediğim hatta bulunmak istediğim hayata varmış değilim.

Eğer bu aşama prosedüründe şu anki bildiklerimi bilseydim, bilmem onları kaldırmaya dayanabilir miydim?! Neleri arkamda hemde ne tür acılar çekerek bırakmak zorunda kaldım, sayısını yemin ederim ki bilmiyorum, o kadar çok senin anlayacağın.

En yakınlarım diye bildiğim ve safça ve ön yargısız onlara yaklaştığım ve dahi sayısızca defa onlardan darbe aldığım o günleri hatırladım şimdi. Her defasında ruhen çöküşümü onların seyrettiğini ve dahi keyiflendiğini ta yüreklerinde yüreğimle gördüm.

Defalarca dibe vurup depresyon denilen dev gafletin eşiğinde sendelendim durdum. Tam ‘artık daha fazla dayanamıyorum!!’ dediğim de, yakın bildiğim herkesten bir vuruş daha yedim. Allah’ım bu acılar hiç mi bitmeyecek, dahası bunların sonu da var mı onu da artık kestirmiyorum?!’ deyip sonsuz bir ümitsizliğe düştüğümde, benim için hayat herhalde bitti artık dedim.

Çok sonra anladım ki, içine doğduğum ortam kaderim.. Doğduğum gün kaderim.. Öleceğim gün kaderim.. Ve bu ortamın içindeki sorunlar her ne sorunlarsa daha sonraki hayatımı da yönlendiren o sorunların ta kendisi oldu… Ayna oldu onlar bana. Onlara baktıkça da içimde de onlarla neden boğuştuğumu gördüm.

Bana edilen haksızlıklara, ve bu adaletten neredeyse tamamen yoksun olan düzeni bozmaya gelmişim ben. Düzenbazların akıllı ve olgun diye geçindikleri bu aleme elimden geldiğince, canım pahasına karşı gelmem gerekliliğini içimin ta derinliklerinde hemde yıllarca hissettim ben. Ruhumun ayarı bu.. Ruhum buna ayarlanmış.. Demekki Tanrısal bir olay. Ruh potansiyellerim de ona göre ayarlı anlaşılan.

Ve daha sonra da anladım ki elzem olan asıl, kaderime – hemde zehir zemberekliklere rağmen – sabırlı olmayı, Allah’a karşı yine ve yine tevekkülde kalmayı, hele hele bu durumların sonsuz acısına rağmen Tanrı’ya karşı şükür ve devam şükür içinde kalmanın tamamen hayati olduğunu. Aksisi ise şirk, hemde çok çok sinsi ve alttan alta devam yol alan gizli bir şirk!

Tanrı’ya karşı şükürde kalmayanların hali belli işte ortalardalar, ayyuka çıkardı Tanrı onları. Oyunlarını bozdu onların, hemde kendilerini ne kadar da herşeyden ve herkesten üstün görürlerken bizzat yakalandılar. İçlerinde ateşler yanarken ve o ateşi ortalığa yayarken, herşeyin onların kontrolü altında olduğu sanrısına kapılmıştı o yaratıklar. Alemi ateşe verdiler. Allah da onların içine umman bir gerginlik ve korku paranoyası verdi. Ava giden avlanır…

Anlattıklarımı anlamaya var mısın? Anlattıklarımı anlata bildim mi ben acaba? Ve senin de bana anlatacakların var mı? O halde hoş geldin dünyama..

12.01.2022

Forum Zümre

 

Site henüz yapım aşamasında olduğundan dolayı, foruma tıklasanda, abone olman durumu daha etkinleştirilmedi..

 

Tıkla